3 Nisan 2014 Perşembe

İçimde Ölen Biri Var...

Saatin tiklemesini hep kalp atışlarına benzetmişimdir, Sessiz ve derinden gelirdi sonsuza açılan bir kapı gibi, sonu olmayan bir yola ilk adımdı kalp atışların...

Saat diyorum sadece o anki zamanı mı gösterir ? Yoksa beraber geçen onca şeyi içinde barındıran ikimizi anlatan bir kısır döngüsü mü ? Zaman diyorum sadece o anımı gösterir ?

Hadi bana bizi anlat canım çok sıkılıyor bu aralar, çok uzaktasın duymuyorsun beni, görmüyorsun, fark etmiyorsun. Depremler oluyor beynimde, insanlar susmuş, içimde ölen biri var...

Benim halimi bir tek sen anlarsın. Seninkini de ben. Annesi ölenlere öksüz diyorlar. Babası ölenlere ise yetim. Onların halini tarif edecek sıfatları var. Biz birbirimizi kaybettik. Ya biz ? bizim acımızı kim nasıl tarif edecek.

Yarın sabah güneş doğar mı?  Yoksa hep böyle karanlık mı kalır; bilmiyorum.

Bir gün karşılaşır mıyız ? bilemiyorum, ben karşılaşacağımız günü kendime tekrarlayarak avunuyorum senden sonra, gene o köşe başını döneceksin bir gün bana doğru bende sana doğru koşar adım ilerleyeceğim aynı geçmişte olduğu gibi.

Belkide bir şarkının nakaratında gizlice ağlamışızdır. Bence bu haberimiz olmadan en güzel karşılaşmamızdı kim bilir....


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.