12 Ağustos 2014 Salı

Suretim Silindi Kaldı Silüet

Bir kulaç daha atsam karadaydım aslında, son bir adım kalmıştı beni sana seni bana getirecek, ayağım burkuldu. Sana giden yollarda hep bir aksilik vardı zaten, ya hiçbir yol sana çıkmıyordu yada bu manotonluk maratonunda labirente sıkışmış deney faresiydim.

Bir yanım anlamsız ve tutarsız bir telaş içerisinde içimde kelebekler var sanki. Bir yanım bu zoraki sevdadan yorulmuş, hırpalanmış ve küllenmiş. Bir bulut saklamışım gözlerimin arkasına, akacak yaşlar bu uykusuz gözlerimden...

Benimle kal.

Kuşlar çığlık çığlığa bağırıyorlar kulağımın dibinde dön geç kalmadan dön bu yollardan.

İçimde yıkılan şehirlere yeni binalar ekliyorum ve buna alıştım. Hiç haketmeyen insanları hiç haketmedikleri kadar solunda taşıdın ve buna çok kırıldım.

Şimdi seni, derin bir uçurumda düşerken hayal ediyorum. Ölüm anında hayatın film şeridi gibi geçermiş ya gözünün önünden, ben seni başa sarıp izliyorum. Düşmeme az kaldı.

Yürüyüş yapıyoruz sessiz ormanlık bir arazide yorulup bir banka oturmuşuz sen solumdasın -sen her zaman solumdasın - Asıl soru ben senin neren deyim ?

Soluna koyduklarında beni arama sakın...

Bir şeyin aslı varken suretine kimse aşık olmaz.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.